3-A SINIFI WEB SİTESİ
  Egemen'in Sayfası
 


 

EGEMEN TOPSAKAL
BAYRAM GÜNÜ YAŞADIKLARIM:

 Bende her çocuğun olduğu gibi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını

Neşe içinde kutladım:

 

Sabah neşe içinde uyandım.

Güne aileme “günaydın” diyerek başladım.

Ellerimi yüzümü yıkadım ve kahvaltımı yaptım üzerime folklor elbiselerimi giyindim.

Okuluma geldiğimde her çocuk herkes neşe içinde oldukları yüzlerinden belliydi.

Şiirler okundu şarkılar söylendi.

Ve kürsüdeki sunucu şöyle dedi.

-       Ve şimdide 3/a sınıfı folklorcuları geliyor dedi. Ve işte o zaman ben çok mutluydum.

-       Oyunumuzu oynadık ve benim en mutlu olduğum gün o gündü çünkü: benimde bir Türk çocuğu olarak bir bayrama sahip olmuştum.




İNSANLAR NİÇİN HAYAL KURAR?
 
 
 Hayal kurmak insana özgü bir  şeydir.Çünkü insanlar düşünen varlıklardır.Ben sürekli hayal kurarım  ve hayal kurmayı severim.Eminimki  bütün insanlarda öyle.Hayal kurarken güzel  şeyler Düşünürler benim hayalimde
Bilgisayar mühendisi olmak herkesin hayali vardır elbette bir gün gelecek ve işte o zaman sizinde hayalleriniz gerçek olacak.
Umarım sizlerde hayallerinize kavuşursunuz .
 
 
Hayal kurmak her zaman güzeldir
Sizlerde umarın ki hayal kurmayı seversiniz
 
EGEMEN TOPSAKAL
3/A


İLKBAHAR GÜZELLİĞİ
 
 Her şeyin tadı ilkbaharda başlar

 

Her şey güzeldir ilkbaharda

Kelebekler uçuyor

Çocuklar oynuyor

Çiçekler açıyor

Aileler mutlu oluyor

 

EGEMEN TOPSAKAL

İSTEKLERİM
 
 
Bir kitap olmak istiyorum
çocuklara bilgi vermek için,
 
                               Bir toprak olmak istiyorum
                               bitkilere hayat vermek için,
 
Büyük adam olmak istiyorum
ülkemi yönetmek için;

EGEMEN'İN TASARIMI

UMARIM BENİM TASARIMIM  TRAFİK SORUNUNU ÇÖZER..


Türk Bayrağı
Devletlerin, milletlerin ulusların halkının sembolü olarak tarif eden değerdir.Birlik ve beraberliğini temsil eden her zaman önemli kutsal manalar ve değerler taşımıştır.Hiç bir bayrağın şekil ve renkleri rastgele meydana gelmemiştir.Türk bayrağı ülke ve milletimizin varlığı ve bağımsızlığını temsil eder.Türk bayrağının üzerinde ki al renk şehitlerimizin kanını üzerinde ki Hilal ve Yıldız ise bir efsaneye göre cephede şehit olan askerlerin kanının biriktimi üzerine gökyüzünde ki Hilal ve yıldızın yansımasından türk bayrağının oluştuğu yönündedir.
 
 
 
 
"Bizim Türklüğümüzün sembolü olan Türk bayrağımıza her zaman saygılı olmalıyız."

ATATÜRK'TEN ÖZDEYİŞLER

· Egemenlik, kayıtsız şartsız ulusundur.

· Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir.

· Öğretmenler: Yeni nesiller sizlerin eseri olacaktır.

· Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.

· Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının
yegane koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır.
Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz
ve yaşamayacaktır.
 


 
Yorgan Gitti Kavga Bitti Fıkrası - 

Nasrettin Hoca


Gece yarısı Hoca dışarda, kapının önünde birtakım gürültüler, bağrışmalar işitmiş. Çıkıp kavganın nedenini öğrenmek istemiş.

Karısı Karşı Çıkmış:
-Efendi, ne işin var gece yarısı dışarıda? Otur oturduğun yerde..

Ama Hoca dinlememiş, yorganına sarılıp kapının önüne çıkmış. Bakmış ki iki adam kavga ediyorlar, kıyamet koparıyorlar. Nasreddin Hoca öylece bakadursun, adamlar birden Nasrettin Hoca'nın üstündeki yorganı elbirliğiyle çekip almışlar. Aldıkları gibi de tabanları yağlamışlar.

Hoca o soğukta dımdızlak kalıvermiş, alık alık bakmış bir süre. Sonra dönmüş uyku sersemi bir halde girip karısının yanına uzanmış.

Karısı:
-Hayrola efendi? Neymiş dışardaki kavganın nedeni?

Hoca:
-Hiç, demiş, Ne olacak, kavga bizim yorgan yüzünden çıkmış meğer, yorgan gitti kavga bitti...!

Hasrettin Hoca'nın İpe Un Sermek Fıkrası

Nasrettin Hoca'nın komşusu Hoca'nın kapısını çalıp ip istemiş.

Hoca:
-Kusura bakma komşu, bizim hanım ipe un sermiş, onun için veremeyeceğim.

-Aman Hoca hiç öyle şey olur mu, ipe un serilidiğini de senden duyuyorum!

Nasrettin Hoca hiç istifini bozmadan:
-Canım, nevar bunda; vermeye gönlüm olmayınca bal gibi de serilir...!



BAZI DEYİMLER VE ANLAMLARI

Ağzında bakla ıslanmamak : Sır saklayamamak.

Bal dök yala: Her taraf temiz, her taraf dikkat çekecek kadar temiz.

Baldırı Çıplak : İşi gücü olmayan, serseri sataşmak için bahane arayan.

Balık kavağa çıkınca: Gerçekleşmesi hiç bir zaman mümkün olmayan işler söylenir.

Baş ütülemek : Dırdır ederek kişiyi huzursuz etmek.
Çok konuşmak. 

Cami yıkılmış ama mihrap yerinde: Kadınlar için kullanılır. Yaşlandığı halde güzelliğini kaybetmemiş, hala alımlı.

Can kulağı ile dinlemek : Aşırı bir dikkat ile dinlemek.

Cebi delik : Cebinde para bulunmayan. Para tutmayan.

Çalmadan Oynamak : Çok neşeli olmak, neşesini hareketleri ile belli etmek. 


KÜÇÜK KIRMIZI TAVUK‏
Bir zamanlar buğday tohumlarını açığa çıkarana kadar
ambarın yanındaki avlunun zeminini eşeleyen, kazıyan küçük kırmızı bir tavuk varmış. Bir gün komşularını çağırıp toplamış ve şöyle demiş:
"Eğer bir tohum ekersek, yiyecek ekmeğimiz olur. Bunu
ekmeme kim yardım eder?"
" Ben değil " demiş ördek.
" Ben değil " demiş inek.
" Ben değil " demiş domuz.
" Ben değil " demiş kaz.
" O halde ben yapacağım" demiş küçük kırmızı tavuk ve
yapmış.

Tohumlar büyümüş ve altın sarısı başaklara dönüşmüş.
" Başakları biçmeme kim yardim eder? " diye yeniden
sormuş küçük kırmızı tavuk.
" Ben değil " demiş ördek.
" Bu benim işim değil " demiş domuz.
" Saygınlığımı kaybederim " demiş inek.
" İşsizlik tazminatımı kaybetmek istemem " demiş kaz.
" O halde ben yapacağım " demiş küçük kırmızı tavuk ve
yapmış.

Sonunda ekmeği pişirme zamanı gelmiş ve yine sormuş
küçük kırmızı tavuk: " Bu ekmeği pişirmeme kim yardım eder? "
" Bu benim için fazla mesai olur " demiş ördek.
" Aldığım yardımları kaybederim " demiş inek.
" Tek yardımcı ben isem, bu ayırım yapmak anlamına
gelir " demiş domuz.
" Bana ne, umurumda değil! " demiş kaz.
" O halde ben yapacağım " demiş küçük kırmızı tavuk ve
beş somun ekmek yapmış.

Komşularına görmeleri için ekmeklerini göstermiş.
Hepsi biraz istemişler ekmeklerden. "Paylaş bizimle"
demişler.
Ama küçük kırmızı tavuk "hayır " demiş kararlılıkla.
"Bu beş somunu da kendim yiyeceğim. ".
" Haksız kazanç " diye bağırmış inek.
" Kapitalist sülük " diye ağlamış ördek.
" Eşit haklar istiyorum " diye haykırmış kaz.
Domuz ise sadece homurdanmış.

Pankartlar hazırlanmış hemen. Bağıra çağıra ortalıkta
başlamışlar yürümeye. Durumu haber alan hükümetin
temsilcisi, küçük kırmızı tavuğa gelerek uyarıda bulunmuş:
" Bu kadar aç gözlü olmamalısın. Ekmeklerini
paylaşacaksın."

"Ama ekmeğimi hak ettim " demiş küçük kırmızı tavuk."
"Kesinlikle! " demiş temsilci." Bu harika hür teşebbüs
sistemi.
Avludaki herkes istediği kadar kazanabilir. Ama
hükümet düzeni altında üretici çalışanlar ürünlerini işsizlerle paylaşmalıdır."

Sonunda ekmekler paylaşılmış ve yasam sürmeye devam etmiş.
Ancak komşuları küçük kırmızı tavuğun o günden sonra
neden bir daha ekmek pişirmediğini bir türlü anlayamamışlar.

Küçük kırmızı tavuk ise kümesinin duvarına astığı bir
yazıya bakıp bakıp gülümsüyormuş zaman zaman.

" Liderler, insanların kendilerini küçük kırmızı
tavuklar gibi hissetmemelerine dikkât etmelidirler."

 
 
  Bugün 44 ziyaretçi (49 klik) kişi burdaydı!  
 
sinifimiz-websitesi.tr.gg Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol